14 Ekim 2014 Salı

Şişkoooğğğ ^^

Ya işte öyle. Cemal Süreya'nın da dediği gibi tamda.
Daha önce hiç görmediğiniz, birden bire karşınıza çıkan birisini düşünün.
Kimseyle çıkmak istemediğini o günlerinizi, kimseyle konuşmadığınız, sadece nefes alıp verdiğiniz günler düşünün. Sonra birisi çıkıyor karşınıza ki feleğiniz şaşıyor. Şimdiye kadar olan kişi siz değilsiniz ki aslında.
Kimseyi sevemeyeceğinizi, bağlanamayacağınızı düşünüyorsunuz. Kimsenin sizi sevmeyeceğini. Kimsenin sizin düşüncelerinizi dinleyeceğini düşünmüyorsunuz bile. Bir insanın sizi arzulaması ihtimalini ise çoktan gözden çıkarmışsınız.
Öncelerinde inanamıyorsunuz tabiki, babanız sizi sevmemiş ki en başından. Bir başkası nasıl sevsin? Görmediğiniz ilgiyi başkasından bekleyemezsiniz.
Ama zaman ilaçtır derler ya hani, zaman geçiyor ve hissediyorsunuz. Gerçek aşkı, o sıcaklığı hissediyorsunuz.
Ama beklemeniz gerekiyor. Sevdiğinizin gözlerinin mavisine dalıp gitmek için beklemeniz lazım.
Bir de şunu düşünün; zaman her şeyin ilacıysa fazlası intihara girmez mi?
Beklemeyelim derim. Zamana ölmeyelim. Hemen buluşup sarılalım birbirimize. El ele gezelim, koyun koyuna uzanalım serel serpe.
Ben senin papatyan olayım sen benim mavi gök yüzüm, denizim ol. Birbirimizin olalım.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder