29 Haziran 2015 Pazartesi

27 Haziran 2015 Cumartesi

Gönül her zaman görmüyor kaderin gördüğünü.
ne güzel şey hatırlamak seni, 
yazmak sana dair, sırtüstü yatıp seni düşünmek: 
filanca gün, falanca yerde söylediğin söz.
— Nazım Hikmet
Biz aynı çalının insanlarıyız be valla bak.
https://www.youtube.com/watch?v=y_QIOsLY8-k
Fotoğrafına uzun uzun kim bakıp böylesine iç çeker söylesene. 
Sana kim dokunmadan sarılabilir ben gibi?

Bende yara olarak kaldın.
Kanamıyorsun, 
Kapanmıyorsun. 
Ama bazı zamanlar derinden sızlatıyorsun içimi.
Ben kaybettim de sen mi kazandın be allahsız.
Ben piraye değilim,dönerim ama o da bir nazım değil,gelmez.
Neşeli şarkılar çalmasın.
Yaptığı şeylerden haberi yoktu biliyor musunuz? Bana güzel geldiğini bilmiyordu yaptıklarının. Söylediğimde o bile şaşırıyordu yaptığına. Gel de sevme. Heh. Gel, buyur.

20 Haziran 2015 Cumartesi

Çünkü

Her gece yatarken hayal kuruyorum. Bunların hiçbirinin olmadığını, hepsinin aslında rüya olduğunu düşünüyorum bazen. Bazen de sadece beni affedebileceğin bir hata olduğunu hayal ediyorum. Gelip sana ağladığımı, senin bana sarıldığını düşünüyorum. Bütün mesajlaşmalarımızı hayal ediyorum. Yaptıklarımızı baştan kurguluyorum. Olan biteni düşünüyorum. Sonra birden kanım donuyor. Gerçekten söylediklerin ve gerçekten yaşananlar geliyor aklıma. Her gece ağlıyorum bu sebeple. Sana en çok ta o yüzden kızgınım. Kimselere belli etmeden sessizce ağlamak zorunda kaldığım için. Biliyorum ki annem endişelenecek çünkü.
Sabah kalkıp, güleceksin ama, yanımdaki yastığın sen olduğunu düşünüyorum. Görsen, acırsın.
Tekrar ağlamaya başlıyorum sonra. Bu sefer de sabahları. Midem bulanmaya başlıyor sonra. Ayaklarımı kendime çeke çeke  ağlıyorum.
Çünkü bunların hepsi benim suçum değil. Çünkü böyle olsun da istemedim. Çünkü sevdim, çünkü güvendim.
Ne geldiyse başıma akılsızlıktan geldi. Aptallıktan.
Haklısın, sana akıllı kız lazım. Çünkü sen mükemmelsin.

18 Haziran 2015 Perşembe

Bir gün sorarlarsa beni sana, küçücük bir dünyası vardı onu da ben kararttım dersin.
Bugün olsan yine severim seni, hiç kalbim kırılmamış gibi.
Hasretimden prangalar eskit demiyorum,
           beni eskit becerebilirsen.
Ben bir reform bulup,
gelirim nasıl olsa.
             Diyorum ki; 
         beni sev sevebilirsen.
Nasıl yazmayayım seni, gel de yazma. 
Nasıl olur… 
“Gel!” de, yazmam.
Ben hep kalan oldum, sen hep kaçan. 
Ben hep kanan oldum, sen hep yalan. 
Ben hep yanan oldum, sen hep yakan.
Doğru olmadığını adım gibi bildiğim, ama yine de inanmak istediğim bir yalansın ve ben sana geceden kanmayım.
Artık kiminle düşüp kalkarsın, bilemem, bilmek istemem. 
Bildiğim tek şey; ben seninle düştüm, bir daha da kalkamadım.

10 Haziran 2015 Çarşamba

Ben dertten ah çektim

Bir bedendim etten kemikten
İçinin bir yarısı sana hasret diğer yarısı ölüme
Gecelerce hiç bıkmadım
Seni yanımda hayal etmekten

Ne sen bana geri döndün ne aşkın senin gönlünden
Ne sabaha çıktım o lanet geceden
Bir fotoğrafın kaldı elimde
Ben dertten ah çektim sense zevkten.
Sevince default olarak terkediliyorum. Gidiyolar yani.
https://www.youtube.com/watch?v=qpAeILUvIJQ
DUR SÖYLEME BİRAZ DİNLE DURSUN ZAMAN YADA GİTMEEEEEE
AZ SONRA SANA VEDA ETMEM LAZIM, YA SON RA SIIIIII....
Kaldırma engeli lan iki ağlar uyurum...
Acaba engeli kaldırıcak mı sorunsalı...

Ulan tertemiz bi basit kız olduk he.
ARKADAŞLAR HATA YAPMAYIN. Hata yapanı sikiyolar arkadaşlar.
"Elimi göğsünde hayal et. Çünkü ben öyle hayal ederek uyuyacağım bu gece."
Sen bu gecelerin hesabını veremezssin.
Sen bi bilsen ona daha neler yakışıyo.

Saat 2.14 ve seni seviyorum.

9 Haziran 2015 Salı

Hüzünlü bir şiirin, en güzel mısrası gibisin.
Düşmek değil de, “düştüğüm zaman o beni kaldırır” dediğin insanların el uzatmaması üzer insanı.
biraz içmek için o kadar çok sebebim var ki.. bitti ne varsa, tükendi. bende de kalmadı bir şey.. yine kaybettik, daha güzel kaybettik..
şimdi seninle bir büyük rakı açalım. 
mezemiz bol olsun.
her kadehte biraz daha açıl bana.
içinde ne varsa.
anlat, haykır, isyan et.
ağla.
rakı bittiğinde rakıdan değil, içindeki her şeyi attığından sarhoş ol.
senin biraz rahatlamaya, anlatmaya, haykırmaya,
biraz da sarhoş olmaya ihtiyacın var.
gel.
“Sen hayatımdan çıktın belki ama, ben bu boktan durumun içinden çıkamadım.
Beni sevmesi lazımdı. Bu kadar lazımken, beni sevmemesi, onun ayıbıydı.
“Ben diğer kadınlar gibi değilim.
onlar, karşılaştıkları problemleri çözebiliyorken ben; sorunun kaynağını bulabiliyorum ama çıkış kapısı ararken tüm kapıları üzerime kilitliyorum.

8 Haziran 2015 Pazartesi

8 ay 23 gün. Toplamda 267 dün aslında.
Şeytan bir gün elbet bir kez yenecek seni, yok ki kaçarın !

Curcuna

Bu kaçıncı yağmur yine yüzüme vuran? 
Kaçıncı savaş yine yenildiğim?
Bu kaçıncı kez senin için ağlayışım?
Kaçıncı kez uykularımın kaçışı bu?
Olsun, herşey gitsin. Ne uykum kalsın, ne halim.
Ne gezmeler kalsın, ne de diğer insanlar.
Sen gitme yeterki. Sen kal.

3 Haziran 2015 Çarşamba

Söylediğin şeyler için pişman olucaksın.


Biri benim için ağlasa, olduğum yerde çömer bundan sonraki hayatımda onu nasıl canıma katacağımı hayal ederdim herhalde.
Öpüyorum, geceyi gündüze çeviren gözlerinden.
Sarhoş olup yazsan ya bana

https://www.youtube.com/watch?v=_zPlr-o-YEQ
Sokakta oynarken düşüp yaralansam bile ertesi gün sokağa çıkmak için ağlayan çocuktum; bir hatayı bir daha yapıyor olmama şaşırmamak gerek.

O değilde,

Menekşeler kokusuz.

"Bir bilse."

Ah bir bilse
Bilmiyor ki bu satırlar ona ithafen
Elinde kalem olsam nasıl tutulduğumu bilmek isterdim,
esasen.

Mavi dersen eğer,

Şimdi de eğer sen mavi dersen
Şu yüzüme gözüme bulaşan
Saçımdan akan değil
Gözlerindeki mavi

Eğer mavi dersen
Her halini dudaklarının
Bu gönül ezberleyecektir
Kafasına vura vura.

Mavi falan dersen
Şahsen ben üstüme alınırım.
Nihayetinde gökyüzü mavi
Seni bana getiren denizler mavi
Gözlerin mavi.

"Doğsun güneş yalnız bir bulut kalmış."

Küçükken karanlıktan korkardım,
Şimdi bile bazenleri.
Geceleri uyuyamazdım korkardım
Şimdi aşığı oldum karanlığın.

Bana sen sevdirdin yıldızları, ayı,
Gecenin o korkutucu sessizliğini
Sessizliğin içindeki seni
Şimdilerdeyse sensizliği.

Yine sen sevdirdin bana
Her yanı sen kokan geceleri
Bak uyuyorum her gittiğinde
Uyanmamayı dileyerek...

"Seni buralarda bir bekleyen var."

Bende bir sen eksiksin işte
Birde hayallerin benimle değil
Sen yine de gel
İster şimdi, ister gece.

İstersen yarın çık gel, istersen bir iki gün sonra
Çünkü biliyorum çayı sıcak içersin
İç çayını soğutma ama
Seni burada bir bekleyen var.

Şekerini bol koydum çayının bak
Kırmızı bir bardağa doldurdum
Ama öyle sert esti ki rüzgar
Ne demi kaldı ne rengi.

Sen, küçücük bir umutla gittiğin o yolları
Gözü yaşlı dönmek nedir bilir misin sevgilim?
Olsun, yine de gel
Bir bekleyenin var.